Türkiye'nin Çıkışı Atatürk'tür!
reklam
21 Aralık 2014
Türkiye'nin Çıkışı Atatürk'tür!

Türkiye'nin Çıkışı Atatürk'tür!

Ülkemizin içine düştüğü durum ortada… Mevcut hükümetin “Ne yurtta, ne dünyada barış!” ilkesi, gittikçe tehlikeli bir sona sürüklüyor hepimizi.

Bilimsellikten uzaklaşan bir eğitim sistemi, gitgide fakirleşen bir halk, ölümle yüzyüze yaşayan bir emekçi sınıfı… Bu sorunların temel kaynağında ise, Atatürk’ten uzaklaşmak için harcanan olağanüstü çaba yatıyor. Eğer:

Cumhuriyetçilik’ten vazgeçmeseydik; egemenlik kayıtsız-şartsız milletin olurdu. Saltanat özlemi çeken erk; milletin Çankaya’sından, haramilerin kaçak sarayına taşınabilir miydi? Her türlü muhalefetin sindirilmesi amaçlanabilir miydi? “Parasız Eğitim İstiyoruz” yazılı pankartı açan gençler, terör suçuyla yargılanabilir miydi? Teröristler tanık gösterilerek, terörle mücadele edenler içeri atılabilirler miydi? Türkiye’nin en yüksek idari mertebesine ulaşanlar, cinsiyet eşitliğinin fıtrata ters olduğunu söyleyebilirler miydi?

Devrimcilik’ten vazgeçmeseydik; çağın çok gerisinde kalmış bir ülke olur muyduk? Cumhuriyet’in ilk yıllarında uçak fabrikası kurup dış ülkelere uçak satan Türkiye’den, bugün kendi otomobilini bile üretemeyen bir ülke konumuna düşer miydik?

Milliyetçilik’ten vazgeçmeseydik; etnik kimlikleri ülkemizin zenginliği değil de, ayrışmamızın kaynağı olarak görebilen yöneticilere sahip olur muyduk? Milleti oluşturan bireyler; ortak paydalarda birleşmek yerine doğuştan sahip oldukları kimlikleri öne sürülerek farklı kutuplara bölünür müydü?

Halkçılık’tan vazgeçmeseydik; halkın refahı için değil de, haramilerin kutularını doldurabilmesi için çalışılır mıydı? Vatandaş yerine yandaşı düşünüp, onlarca dolar milyarderi yaratabilir miydi? Milletin efendisi ve üretimin gerçek merkezi olan köylümüze, “Ananı da al git!” denilebilir miydi?

Lâiklik’ten vazgeçmeseydik; “Reyhanlı’da, 53 Sünni vatandaşımızı kaybettik” şeklinde konuşan bir idareciyi zirveye taşıyabilir miydik? Alevi yurttaşlarımız, ikinci sınıf vatandaş muamelesi görür müydü? Anadolu Lisesi’ne gidemeyen öğrenci, İmam-Hatip’e gitmek zorunda kalır mıydı? 10 yaşında çocuklar, özgürlük kisvesi altına gizlenen mahalle baskısıyla türbana girmeye zorlanabilir miydi?

Devletçilik’ten vazgeçmeseydik; özelleştirme ve vahşi kapitalizmin sonucu olan Soma ve Ermenek iş cinayetlerini yaşar mıydık? Emekçilerimizi, taşeron sistemine köle eder miydik?

Verilen örnekleri daha da çoğaltabiliriz…

Mevcut iktidarın, diline pelesenk ettiği “yeni-eski” iddiasıyla nasıl bir ülke yaratmayı hedeflediği gün gibi ortadadır. Bizlere düşense; halkla birlikte ulusal bir mücadele başlatmak, Atatürk İlke ve Devrimleri’ne daha fazla sahip çıkmak ve yaşatmaktır. Toplumumuzu bir araya getiren ortak tarihsel geçmişimiz, aynı geleceğe olan inancımız ve Atatürk İlkeleri doğrultusunda hamle yapma sırası tekrar bizdedir. Bu gücü, bir an evvel kendimizde hissetmeliyiz.

Türkiye’nin çıkışı tam bağımsızlıktır…

Türkiye’nin çıkışı Atatürk’tür…

Editör : Tuğberk Erdem
2003 Okunma
KÖŞE YAZARLARI
Murat Sevgi

Murat Sevgi

Yılmaz Çivici

Yılmaz Çivici

Nijat Ayvaz

Nijat Ayvaz

Mehmet Ali Esmer

Mehmet Ali Esmer

Atıf Mutlu

Atıf Mutlu