18 Aralık 2013 tarihinde; önce Atatürk Meydanı’nda, ardından da rüşvet ve yolsuzluk olaylarında adı geçen devlet bankasının Çorlu Şubesi önünde düzenlenen ayakkabı kutulu protestoya katılan ve zamanın Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettikleri iddiasıyla yargılanan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Çorlu Gençlik Örgütü Başkanı Mustafa Ülkem Uruk ile Yönetim Kurulu Üyesi D.E. beraat etti. Mahkemenin verdiği karar sonrasında Çorlu Adliyesi’nin koridoru alkış sesleriyle inlerken, dikkatler hakaret iddiası ile yargılanmalarına devam edilen diğer gençlere çevrildi.

Çorlu Adliyesi’nde görülen karar duruşmasına; CHP Tekirdağ Milletvekilleri Candan Yüceer ve Emre Köprülü, CHP Çorlu İlçe Başkanı Adnan Kum, CHP Tekirdağ Milletvekili Aday Adayları Prof. Dr. Halim Orta, Recep Palabıyık ve Arzu Mandalı, Çorlu Belediye Meclisi Üyeleri Cihan Kaygusuzoğlu ve Fatma Gürel, CHP Çorlu İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri, avukatlar ve partililer müdahil olarak katıldı.

“Birkez daha adalet kazandı”

Mahkeme çıkışında konuya ilişkin olarak açıklamalarda bulunan CHP Tekirdağ Milletvekili ve Aday Adayı Emre Köprülü; “Adalet, yerini buldu. Sonuçta bu dava; insanların demokratik haklarını, Anayasal haklarını, kanunen onlara tanınan toplantı ve gösteri yürüyüşü haklarını kullanmaları, bununla da beraber demokratik tepkilerini dile getirmelerine yönelik olarak açılmış bir davaydı. Bu davada beraat kararı çıktı. Beraat kararının çıkmış olması ve arkadaşlarımızın beraat etmeleri bizi sadece sevindirme noktasında kalmamış, bundan öteye geçerek; Türkiye’de gerçekten demokrasinin, özgürlüklerin, insan haklarının, hukuk devleti ilkesinin de hala korunabilirliği noktasında bir umut kıvılcımı olmuştur. Tavırlarını ve demokratik tepkilerini dile getiren, Anayasal haklarını her zaman savunan Gençlik Kolları’mızı kutluyorum. Bugün duruşma salonunda onlara destek veren, demokrasiden ve hukuk devletinden yana olan bütün partililerimize ve dostlarımıza teşekkür ediyorum. Birkez daha hukuk kazandı, adalet kazandı” diye konuştu.

“Gençlerin yolu açık olsun!”

Davayla ilgili karar sürecinin uzun bir zamana yayılmasına vurgu yapan CHP Çorlu İlçe Örgütü Başkanı Adnan Kum ise; “Bu karar üzerine çok fazla yorum yapmaya gerek yok! Türkiye’de hukuk sistemi, ağır aksak da olsa işliyor. Zaten öngörülen suç, fiili olarak tam anlamıyla gerçekleşmiş bir suç değildi. Dolayısıyla hakkımızı savunduk. Mutluyuz, gençlerin yolu açık olsun!” dedi.

“Dünyadaki, ilk ve tek olaydır”

Dava sürecinin ilk gününden bu yana CHP’li gençleri bir an olsun yalnız bırakmayan ve karar duruşmasında yaptığı savunmayla güne adeta damgasını vuran Av. Özgür Ertaş da; “Bu tür davaların, iki açıdan önem taşıdığını söylemek gerekir. Ceza Kanunu’nda düzenlenen hakaret suçu yönünden, ilk defa böyle bir uygulama yapılmıştır Türkiye’de. Siyasi olaylar nedeniyle bugüne kadar, hiçbir zaman böyle seri davalar açılmamıştır. Türkiye genelinde ilk defa, bu şekilde çok sayıda dava açıldı. Özellikle belirtmek gerekir ki Türkiye’de, Ceza Kanunu uygulamasında böyle bir uygulama ilk defa yaşanıyor. Ve ayrıca şunu da belirtmek gerekir ki bizim buradaki davalarımızda yargılanmakta olan kişilere bakıldığında, 14-15 yaşında çocukların olduğu görülecektir. Herhalde dünyada, 14-15 yaşında bir çocuğun Başbakan’a hakaret suçundan dolayı hakkında kamu davası açılarak yargılandığı ilk ve tek olaydır bu olay. Ayrıca bu davaların; hukuk devleti, temel hak ve özgürlüklerin korunması, adil yargılanma, yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığı açısından da çok büyük önem taşıdığını özellikle vurgulamak isteriz” diye konuştu.

“İlkelerin hakkını vermek gerekir”

Açıklamalarına devam eden Av. Özgür Ertaş; “Diğer taraftan, günümüz Türkiye’sinde enterasan olaylar yaşanıyor. Tıpkı 18’inci yüzyılın başlarında olduğu gibi totaliter yönetimlerden yana veya onların izdüşümü niteliğinde olan kişiler var. Biz buradan onlara da şunları belirtmek isteriz; demokrasi, insan hakları, eşitlik, düşünce ve kanaat hürriyeti, insanların düşünce ve kanaatlerini açıklamalarından dolayı kınanamaması, hukukun en temel ilkeleri içerisinde yer alır. Herkesin de bu ilkelerin hakkını vermesi gerekiyor. Başkalarının çocukları Finlandiya bataklıklarında, Kanada buzullarında ve Danimarka kayalıklarında; medeniyet tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir toplum standardı oluştururken, insanlarına doğduğu günden itibaren sosyal güvenlik içerisinde yaşama hakkını tanırken, az önce belirtmiş olduğum ilkelerin hakkını vererek sağladılar. Ne büyük topraklarıyla, ne güçlü ordularıyla, ne enerji kaynaklarıyla, ne de yüzlerce milyonluk nüfuslarıyla bunu sağladılar. Ama sözünü ettiğimiz ilkeler, bu standartların yakalanması açısından çok önemlidir. Başta AKP’li arkadaşlar olmak üzere, bu mesleği yapan herkesin de bu ilkeler açısından gereğini ortaya koyması gerekir. Çünkü kör gözün bile gör dediği bazı gerçekler vardır. Fakat üzülerek belirtmek isterim ki bu durumda bile bazıları, en fazla yutkunarak bu işi geçiştirmektedirler. Bu ülke hepimizin, hepimiz de sorumluluklarımızı en iyi şekilde yapmak zorundayız” dedi.

3 farklı davada toplam 10 gencin yargılandığını belirten Ertaş, 4 kişi için beraat kararı verildiğini ve 6 kişi için de dava sürecinin devam ettiğini söyledi.