1 Mayıs Coşkusu Alanlara Sığmadı
1 Mayıs Tertip Komitesi öncülüğünde bir araya gelen binlerce kişi, Çorlu’da 1 Mayıs coşkusunu yaşadı. Sendikalar ve sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinden oluşan komitenin tertiplediği etkinlikte kortej oluşturan binlerce kişi marşlar, sloganlar, bayraklar ve flamalarla Çorlu Şehitliği yanından Cumhuriyet Meydanı Çorlu Belediye binası önüne kadar yürüdü. Korteje, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tekirdağ Milletvekili Emre Köprülü de katıldı.
Halef-selef kol
kola yürüdü
CHP Çorlu İlçe Örgütü’nün oluşturduğu kortejde; CHP Tekirdağ Milletvekili Emre Köprülü, CHP Tekirdağ İl Başkanı Şeref Çetin, CHP Çorlu İlçe Örgütü’ndeki başkanlık görevinden istifa eden Adnan Kum, CHP Genel Merkezi tarafından ilçe başkanlığı görevine atanan Yıldıray Arıcı ve Çorlu Belediyesi Başkan Vekili İskender Coşkun, kol kola yürüdü. Kortejde, Çorlu Belediye Başkan Yardımcıları ile meclis üyeleri de yer aldı.
Kısa süreli bir gerginlik
yaşandı
Kortej Omurtak Caddesi üzerinde ilerlemeye devam ederken Birleşik Haziran Hareketi’ne mensup bir grup katılımcı, Özel Çorlu Şifa Hastanesi önündeki üst geçide pankart asmaya çalıştı. Güvenlik güçlerinin bu duruma izin vermemesi nedeniyle kısa süreli bir gerginlik yaşanırken, emniyet güçlerinin sağduyulu tutumu ve yaklaşımı gerginliğin büyümesini engelledi. Girişimlerinin sonuçsuz kalacağını anlayan Birleşik Haziran Hareketi üyeleri, sloganlar atarak üst geçitten aşağı indiler.
“Dünyanın her
yerinde alanlardayız”
Kortejin Cumhuriyet Meydanı belediye binası önüne ulaşmasının ardından tertip komitesi adına konuşmayı Belediye İş Sendikası Trakya Şube Başkan Yardımcısı İbrahim Özçelik yaptı. Özçelik; “1 Mayıs’ta umudu yükseltiyor, mücadeleyi büyütüyoruz. Bugün, dünyanın her yerinde alanlardayız. İşçiler, emekçiler, işsizler, öğretmenler, öğrenciler, mühendisler, hekimler, kadınlar, emekliler, köylüler yani ezilenler, yani ötekileştirilenler, yani her sabah hayatı ilmek ilmek üretenler olarak alanlardayız. Bugün insanca yaşanacak bir dünya ve bir ülke özlemi kuran, ama açlık sınırının altında bir ücrete mahkûm edilen işçiler, emeğinin karşılığını alamayan emekçiler ve işsizliğin ve yoksulluğun ve taşeronun ve güvencesiz çalışmanın pençesinde olanlar olarak alanlardayız” dedi.
“1 Mayıs’ı kolay kazanmadık”
Özçelik; “1 Mayıs’ı kolay kazanmadık, tıpkı her gün
verdiğimiz hayat mücadelemiz gibi onu da uzun yıllar önce uzun uğraşlar sonucu
mücadeleyle kazandık. 1856 yılında ortalama ömrü uzun çalışma saatlerinden
dolayı 35 yılı geçmeyen Avustralyalı işçilerin, 12 saatlik iş gününe karşı 8
saatlik iş günü için mücadele bayrağını yükseltmesiyle kazandık. 1889 yılında
toplanan 2’nci Enternasyonal’de 1 Mayıs’ı işçi sınıfının Birlik, Mücadele ve
Dayanışma Günü olarak ilan edilmesiyle kazandık. “8 saat çalışma, 8 saat
dinlenme, 8 saat ne istersek” dedik, mücadele ettik ve kazandık.1 Mayıs’larımızı
kitlesel ve coşkulu şekilde kutlamamızdan, işçi ve emekçilerin birliğinden
rahatsızlık duyan egemenlerce can verdik kimi zaman 1 Mayıs meydanlarında.
1977’de, 1996’da kontrgerilla saldırısında kaybettiğimiz işçi arkadaşlarımızı
unutmadık, unutturmayacağız. Bugün buradalar, aramızdalar ve onların devrettiği
mücadele bayrağını yükselttiğimiz meydanları öksüz bırakmadığımız için bize
gülümsüyorlar. Onların katillerinin yakalanmamış olmasını, 12 Eylül Darbesi’ne
giden süreci başlatan bu saldırının aydınlatılmamasını affetmiyoruz. Türkiye’de
bir kez daha katliamlar, darbeler olmasın diye, bu karanlık planlar
arkadaşlarımızın anısının ışığıyla gün yüzüne çıksın, katiller amacına
ulaşamasın diye 1 Mayıs alanlarındayız. 1 Mayıs’ta Taksim’i işçilere ve
emekçilere açmayanları, buradan bir kez daha alkışlarımızla, ıslıklarımızla
protesto ediyor ve Çorlu’dan Taksim’e dayanışmacı selamlarımızı yolluyoruz”
diye konuştu.
“1 Mayıs, madenden
çıkamayanların günüdür”
Özçelik; “1 Mayıs, işçi sınıfının ve emekçilerin;
sömürüye, köleliğe, eşitsizliğe, zorbalığa ve her tür ayrımcılığa karşı
mücadele günüdür, “Dur!” deme günüdür, “Artık yeter!” deme günüdür. Gerçekçi
olup imkânsızı isteyenlerin umudu yükselttikleri, mücadeleyi büyüttükleri
gündür. 1 Mayıs, bu ülkede Soma’da, Ermenek’te karın tokluğuna girdikleri
madenden çıkamayan işçilerin günüdür. Yaptıkları inşaatlarda can veren inşaat
işçilerinin, tersanelerde kölece çalışma koşullarında hayatı elinden alınan işçilerin
günüdür. Fabrikada çıkan yangında ölen, öldükten sonra sigorta girişi yapılan
işçilerin günüdür. Traktör kasalarında, minibüslerde balık istifi taşınıp ölümü
kader addedilen işçilerin günüdür. 1 Mayıs, “Ölmek, bu işin fıtratında var!”
denilerek göz göre göre kâr hırsına kurban edilen, yaşamı elinden alınan iş
kazasına değil iş cinayetine kurban edilen işçilerin günüdür. Oysa biz artık
ekmeğimizi kazanırken ölmek, sakat kalmak ve sermaye sahiplerinin cebine daha
fazla kâr girmesi için alınmayan önlemlerden dolayı hayattan koparılmak
istemiyoruz! 1 Mayıs, “Kaza değil, cinayet!” diyerek sorumluları haykırdığımız
gündür. Madenlerin derinliklerinde, çamurlar içinde, çürük duvarların altında,
zehirle dolu odalarda, gemi ambarlarında, kamyon kasalarında yaşamını yitiren
binlerce yoksul emekçinin anılarına saygıyla, onların acısıyla ve iş
cinayetlerini durduracak, sermayenin değil, insan yaşamının önceliği için alanlardayız”
şeklinde konuştu.
“Artık nefes almak
istiyoruz”
İbrahim Özçelik açıklamasını şöyle sürdürdü: “Emeğin
ürettiği tüm değerlerin, ayakkabı kutularında bir avuç azınlığa servis edildiği
bir ülkede yaşıyoruz. Bu yılın 1 Mayıs’ına katmerli sömürü ve kölelik
koşullarında giriyoruz. Yoksulluk, düşük ücretler, ağır çalışma koşulları,
vergi soygunu, paralı eğitim, paralı sağlık vb. saldırılarla nefes alamaz hale
geldik. Taşeronlaştırma gibi uygulamalarla tümüyle güvencesiz bırakıldık. Oysa
biz artık nefes almak istiyoruz. İşsiz kalma korkusuyla, kendimizin ve
çocuklarımızın geleceği adına duyduğumuz kaygıyla, baskıyla, zorbalıkla, her
geçen gün sahip olduğumuz bir hakkı kaybederek yaşamak istemiyoruz. Sermaye ve
AKP hükümeti doymak bilmez bir iştahla haklarımıza saldırıyor, biz durdurmazsak
yeni kayıplarımız kapıda demektir. Yakın zamanda “Torba Yasa” adı altında
kapsamlı bir programı hayata geçirdiler. Ama bu kadarı onlara yetmiyor.
Gündemlerinde kıdem tazminatı gibi önemli bir hak gaspı da içerisinde olmak
üzere kapsamlı bir saldırı paketi daha var. AKP hükümeti, oy hesabıyla bu
saldırıyı seçim sonrasına erteledi. Hükümet koltuğuna yeniden oturursa ilk
yapacağı işlerden biri, bu paketi uygulamak olacak.”
Onlara bayram yok!
İşçi Bayramı olarak da anılan 1 Mayıs Emek ve Mücadele
Günü’nü, çalışarak geçirenler de oldu. Belediye işçileri ve temizlik personeli
1 Mayıs İşçi Bayramı’nı çalışarak tamamladılar. Kaldırım işçileri yanı
başlarından geçen 1 Mayıs kortejinde yer alanların şaşkın bakışları arasında
çalışmalarını sürdürürken, işleri kaldırımları temizlemek olan belediye
personeli çalışarak geçirdikleri 1 Mayıs’a hiç değilse bir kortej molası
verdiler. Kortejde bulunanları izlediler.
Benzer Haberler
- Osmangazi Köprüsü’nde, 117 Bin 537 Araç Geçişiyle Rekor Kırıldı!
- 2024-2029 Hizmet Dönemi İçin İlk Kez Bir Araya Geldiler
- Ahmetbey Köftesi’nin Ünü, Coğrafi İşaretle Koruma Altına Alınacak
- “No Fire” Projesi, “Hava” Temasıyla Gerçekleştirildi
- Belediyenin 2024 Yılı Gider Bütçesi, 1 Milyar 925 Milyon TL
- Filistin Konusunda Çağrı: “Artık Harekete Geçme Zamanı”
- Akay, İl Genelindeki Çalışmalarını Sürdürüyor
- Hobi Bahçeleri İçin Ön Talep Başvuruları Başladı
- TBB'nin Deprem Simülasyon Tırı, Türkiye’yi Geziyor!
- 3,5 Milyonluk Yatırımla Kavaklı Korusu, Korupark Olacak!