Nadir Görülen 7 Bin Hastalığın Yüzde 75'i Çocukları Etkiliyor
Toplumda her 2 bin kişi arasından 1 kişide
görülen, çoğu kronik ve hayatı tehdit edici olan hastalıklar, “Nadir Hastalık”
olarak tanımlanıyor. Dünya genelinde, bugüne kadar tanımlanan yaklaşık 7 bin
nadir hastalık bulunuyor. Yüzde 80 oranında genetik kökenli olan nadir
hastalıklar ciddi, çoğunlukla kronik ve ilerleyici özellikler taşıyor ve çoğu
hayatı tehdit ediyor. Ancak
her nadir hastalık, genetik geçişli olmayabiliyor. Bazı bulaşıcı
hastalıklar, kanserler ve otoimmün hastalıklar da nadir hastalık olarak kabul
ediliyor. Dünya nüfusunun neredeyse yüzde 5’ini etkileyen nadir hastalıklar
konusundaki toplumsal farkındalık seviyesinin çok düşük olduğunu vurgulayan
Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD), 28 Şubat Nadir Hastalıklar Günü
dolayısıyla toplumsal farkındalık vurgusu yaptı. AİFD üyeleri, hem yasal
mevzuatların düzenlenmesi konusunda hem de bu konuda artırılması gereken
bilince yönelik çağrıda bulundu.
DOĞRU
TANI KONMASI 5 YILI BULUYOR
Nadir hastalıklara yakalanan kişilerin yaşadığı
zorluklar konusunda açıklamalarda bulunan AİFD Genel Sekreteri Dr. Ümit Dereli “Öncelikle
nadir hastalıklar alanında bilimsel bilgi eksikliği var. Nadir hastalık görülen
kişiler, doğru tanı konulana kadar ortalama 7,3 doktor ziyaret ediyor ve nadir
hastalık sahiplerinin yüzde 40’ en az bir defa yanlış teşhis sorunu yaşıyor. Bu
farkındalık ve bilgi eksikliği, nadir hastalıkların teşhisi aşamasında çok
vakit kaybedilmesine ve erken teşhis edildiği takdirde tedavi edilebilecek
hastalıkların ilerlemesine neden oluyor. Nadir hastalıklarda belirtilerin
başlaması ile doğru tanı konması arasında ortalama 4,8 yıl geçiyor. Nadir
hastalıklardan etkilenen kişiler, aynı zamanda psikolojik, sosyal ve ekonomik
açıdan da zorluk çekebiliyor. Ancak zamanında teşhis ve uygun tedavi ve tıbbi
bakım uygulandığı takdirde, bu hastaların yaşam kalitesi artırılabilir ve
beklenen yaşam süreleri uzatılabilir.” dedi.
ALINACAK
DAHA ÇOK YOLUMUZ VAR
Dünya genelinde bilim ve teknolojide kaydedilen
gelişmeler sayesinde nadir hastalıkların tedavisine de önemli yol kat
edildiğini vurgulayan Dereli “Nadir hastalıkların tedavisine özel üretilen ilaçlar,
‘yetim ilaçlar’ olarak tanımlanmaktadır. İsimleri yetim olsa da bu ilaçlar,
ileri düzeyde araştırma-geliştirme ile biyoteknolojik yatırımlar gerektiren
‘özel’ tedavilerdir. Her hastalığın kendine özgü bulguları, aynı hastalığın
etkilediği kişiler ve aileler arasında farklı klinik seyirleri söz konusudur.
Yapılan araştırmaların ve klinik çalışmaların sonucunda her nadir hastalık için
özel tedaviler geliştirilmektedir ve bu tedavilerin sayısı sürekli artmaktadır.
Örneğin 1983’te ABD’de yürürlüğe giren nadir hastalıklar yasasından bu yana,
yaklaşık 500 tedavi kullanım onayı almıştır ve 560 ve üzeri yeni tedavi gelişim
aşamasındadır. Bu hepimize umut veren bir gelişmedir ancak alınacak daha çok
yol vardır. Biz de dernek olarak ülkemizde nadir hastalığı olan evlatlarımızın,
yakınlarımızın, dostlarımızın hak ettiği daha iyi tedavi ve daha iyi yaşama
ulaşabilmeleri için hep birlikte, el ele çalışıyoruz.” diye konuştu.
AKRABA EVLİLİĞİNDEN UZAK DURUN
Türkiye İlaç Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı (2015-2018) kapsamında da yer alan, nadir hastalıklar ve bunların tedavisinde kullanılan ilaçların daha hızlı bir şekilde hastalara ulaşmasını hedefleyen mevzuat çalışmasının büyük önem taşıdığını ifade eden Dereli “Türkiye’de, 6 milyondan fazla kişinin nadir hastalıklardan etkilendiği düşünülmektedir. Nadir hastalıkların yüzde 75’i çocuklarda görülmektedir ve doğumdan sonraki ilk yılda gerçekleşen ölümlerin yüzde 35’i, nadir hastalık kökenlidir. Ülkemizin genç nüfusu düşünüldüğünde, konunun bizim toplumumuz için önemi artıyor. Ayrıca akraba evliliği nedeniyle dünyada birkaç kişide görülebilen çok nadir hastalıklar, bizim toplumumuzda daha sık görülebilmektedir. Hasta yakınlarının bu süreçte sabırlı olmaları ve hastalık konusunda bilgilenmeleri, hem kendi hayatlarını kolaylaştırmak hem de nadir hastalığı olan kişiye hayatı kolaylaştırmak adına önemli bir sorumluluktur. Bu noktada daha fazla yardım alıp doktorlarıyla iletişim halinde olmaları gerekir. Ülkemizde nadir hastalıkların tedavisi ve teşhisi konusunda alınacak çok yolumuz olduğunu biliyoruz, ancak AİFD olarak bu hastalıklara karşı farkındalığın ve bilinirliğin artmasıyla çok önemli yollar kat edeceğimize olan inancımız tamdır.” dedi.
Benzer Haberler
- Ramazan Bayramı Sofraları, Sağlığınızdan Etmesin!
- SSPE Hastaları ve Yakınları Çare Arıyor!
- Minik Öğrencilere, Ağız ve Diş Sağlığı Eğitimi Verildi
- Başkan Yüksel, Tüm Vatandaşlara Aşı Çağrısında Bulundu
- Vatandaşlarımızın Sağlığı, Bizim Sağlığımızdır!
- Ergene Belediyesi, Aile Danışmanlığı Hizmetine Başladı
- Koronavirüs (COVID-19) Salgınıyla Mücadelede Taviz Yok!
- Rumeli İskelesi, COVID Aşı İstasyonu Haline Geldi
- Tura Katılan 35 Tekirdağlı, Karantinaya Alındı
- 24 Bin 82 Aile Hekimine, “Sosyal Medya” Ayarı Verildi!