02 Ekim 2017 Pazartesi günü yayınlanan haber ile ilgili olarak Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından yapılan basın açıklamasında, “Yeni Akit Gazetesi’nde, 02 Ekim 2017 tarihinde, her noktası cehalet ve haksızlık dolu bir iftira haberi kaleme alınmış ve son derece modern ve insani yöntemlerin uygulandığı mezbahamız üzerinden belediyemize saldırıda bulunmuştur. Belediyemizin tek yaptığı hayvan kesiminde ağrıyı azaltan, dolayısıyla daha insani ve İslamiyet’e asla ters düşmediği aşikâr olan bir yöntemi alternatif olarak vatandaşa sunmak olmuştur. Bu, zorunlu uygulama değildir. Mezbahamızda, isteyen vatandaş istediği yöntemi seçmektedir. Ancak iki yöntemi de izleyen vatandaş, hayvanın dakikalarca çırpınıp, bağırarak debelendiği ve etrafa kan sıçrattığı klasik yöntem yerine, hayvanın sakince kesildiği modern yöntemi daha insani bulmaktadır.” ifadeleri kullanıldı.

EĞER KESİLECEKSE, ACISIZ ŞEKİLDE KESİLSİN

Açıklamanın devamında, “Bütün gelişmiş ülkelerde uygulanması zorunlu olan ve uluslararası bilim erbabınca kabul edilen bu yöntemin ‘hayvanların beynini canice parçaladığını, insani ve İslami usullerle kesilmediğini’ iddia etmek, bilimle dalga geçmekten başka bir şey değildir. Mezbahamızda; bu yönteme geçilmeden önce titizlikle bir çalışma yapılmış, İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi yayınlarından ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın daha önce vermiş olduğu acısız kesim hakkındaki görüşünden faydalanılmıştır. Oysa söz konusu gazete, bir gıda derneğinin baş denetçisinden görüş almakla yetinmiştir. Haberde ayrıca ‘hayvan severler nerede?’ diye toplumu adeta belediyemize karşı kışkırtmaya yeltenilmiştir. Bu kışkırtma, basın yoluyla suç işlemenin yanı sıra bu gazetenin ‘hayvan sevme’ hakkında en ufak bir fikrinin olmadığını göstermektedir. Bu gün; bütün dünyadaki hayvan severler aslından hayvan kesimine tamamen karşı çıkmakta, bir grubu da ‘eğer kesilecekse, hiç olmazsa acısız şekilde kesilsin’ görüşünü savunmaktadır.” denildi.

ESKİ YÖNTEMLERDE ISRARCI DEĞİLİZ!

Yapılan açıklama, “Kesimin İslami olup olmamasına da karar verecek merci bu gazete değil, Diyanet İşleri Başkanlığı’mızdır. Mezbahamızda yapılan kesimde, hayvan bıçakla boğazı kesilmeden önce basınçlı bir tabancayla bir saniye içinde beyne ince bir mil girip çıkmakta ve hayvanın acı duyma merkezleri tamamen bloke edilmektedir. Bu blokaj o kadar hızlıdır ki hayvanın acıyı hissetmesi mümkün değildir. Tüm bu işlemlerde hayvan sadece sersemlemekte, tüm yaşam fonksiyonları devam etmektedir. Bu işlemin ardından hayvanın boğazı bıçakla acı duymadan kesilmekte ve hayvan, İslamiyet’in istediği şekilde kanı tamamen akarak can vermektedir. Burada önemli olan hayvanın bıçakla kesilmeden önce ölüp ölmediğidir ve sistem öyle ustalıkla uygulanmaktadır ki hayvanın önceden ölmesi söz konusu değildir. Haberde söz konusu denetçi İslami kesimde esas olanın hayvanın eziyet çekmeden kesilmesi olduğunu söyleyerek, acısız kesimin İslam için önemini vurgulamaktadır. Biz de sevgi dini olan İslam’ın, hayvanların da acı çekmesine müsaade etmeyeceği görüşündeyiz. Eskiden acıyı dindirmek için keskin bıçak önerilirdi. Günümüzde artık daha az acı veren modern yöntemler varken, hayvanlara dakikalarca acı veren eski yöntemler üzerinde ısrarcı olmayı bu nedenle doğru bulmuyoruz.” şeklinde devam etti.

MODERN BİLİMİN, HER ZAMAN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ

Açıklamanın sonunda, “Başbakanlık Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kurban ibadetiyle ilgili 14 Şubat 2000 tarihli görüşünde ‘Canlı olarak kesilmek kaydıyla, kurbanlık hayvanın elektrik veya benzeri bir şeyle şoklanmasında dinen bir sakınca yoktur. Şayet hayvan, henüz kesilmeden, şokun etkisiyle ölürse; o, kurban olamayacağı gibi eti de yenmez.’ demektedir. Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi olarak İslami ve insani değerlerde yeterince hassas olduğumuz gibi, tüm saldırılara rağmen her zaman bilimin ve modern dünyanın da takipçisi olacağımızı bir kez daha kamuoyumuza arz ederiz.” ifadeleri kullanıldı.