Be Hey Tmmob!
Mehmet Ali Esmer
Sevgili meslektaşlarım, gözümüz aydın! Yeni çıkacak olan yasa son
noktayı da koymak üzere. Nasıl mı? Pek tabii ki Torba Yasa özelliğini taşıyan
bir “Yapı Denetimi Kanun Tasarısı” ile...
15 Aralık 2012 tarihinde TMMOB Mimarlar Odası
Ankara Şubesi’nin eleştirel mahiyette hazırlamış olduğu açıklama metnine bir
göz atarsak, yasa taslağının; İmar Kanunu, Kat Mülkiyeti, Belediye Gelirleri
Kanunu, Kıyı Kanunu, İskân Kanunu, Mera Kanunu, Kamu Kurum ve Kuruluşlarının
Ürettikleri Mal ve Hizmetler Tarifesi Kanunu, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu,
TMMOB Kanunu gibi birçok hususta 644 sayılı KHK’de köklü değişiklikler
öngördüğünü anlatmaktadır.
Şimdi benim hayrete düştüğüm nokta, meslek
onurunu ve mesleğimizi ayaklar altına alan son yasa taslağının, bağıra bağıra on
yıldır alenen “Geliyorum!” demesine rağmen, bu tehlikeyi TMMOB’un ve alt
birimlerinin daha yeni fark ediyor olmasıdır. Daha şimdiden kulağıma gelen itiraz
seslerini duyar gibi oluyorum, lakin görünen köy de ortada. Söz konusu yasa
taslağını eleştiri metninde:
“TMMOB yapılanması, bu haliyle ortadan
kaldırılıyor. Bakanlığın Genel Müdürlüğü gibi çalışacak yandaş örgütler
yaratılması hedefleniyor. Toplum yararı çalışmalar, rafa kaldırılıyor. Odalar;
piyasalaştırılıyor, özelleştiriliyor ve vesayet altına alınıyor. Odalar
üzerinde, kesin ve mutlak denetim kurulmaya çalışılıyor… Eseri üreten mimarın,
sonrasında eseri üzerindeki söz hakkı ortadan kaldırılıyor. Ne için? Kentleri
ve ülke topraklarını yağmalamak, totaliter bir rejim kurmak, yaşam alanlarımızı
muhafazakârlaştırmak için…’’ vs. vs.
Gayet doğal olarak bu eleştirilere katılmamak
mümkün değil. Ancak bir eleştiri de benden… Kime mi, kendimize tabii ki… Yani
TMMOB’a. Şöyle ki:
•Belirtilen zaman zarfı içinde ihale
yasalarıyla mimar ve mühendislerin proje ve inşaatlarda üstlendikleri etkin
roller azaltılarak sadece formalite kapsamındaki imza seviyelerine çekildi. (Odalardan ses yok!)
•Odaların meslektaşlar arası haksız rekabeti
önleyebilecek gerçek vize denetimleri; önce yörüngesinden çıkarıldı, sonra da
muhatap kurumlarca sessiz sedasız ortadan kaldırdı. (Odalardan ses yok!)
•Son senelerde proje çizimlerinde teknik
ressamlar da dâhil olmak üzere ilgili projeye imza atma yetkisi olmayan
kişilerce çizimler yapılması, fiyatlandırma yapılması, bunların üç kuruş
karşılığı meslektaşlarımıza imzalatılması konuları hızlı bir tırmanışa geçti. (Odalardan ses yok!)
•Meslektaşlar, kazanmadıkları bedellerin her
geçen gün ağırlaştırılan vergilerini ödemek zorunda bırakılarak belleri
büküldü. (Odalardan ses yok!)
•Meslek icraatında meslektaşlar, dış
odakların tuzağına çekilerek aralarında haksız rekabete sürüklendi ve meslek
onuru ikinci plana itilerek, maddi hırslarla kişiler ön plana taşındı. Meslekte
olması gereken nizam ve dayanışma yerine, kaos ve meslektaşlar arası düşmanlık
yaratıldı. (Odalardan ses yok!)
•Son yıllarda tüm dünyanın özel okulları
kapatarak devlet okullarına dönmeye başladıkları dönemde, ülkemizde tam tersine
hızla paralı özel okullar açıldı. Bu okulların içinde yer alan mimarlık ve
mühendislikle ilgili bölümlerin ihtiyaçtan çok ama çok fazla mezun vermesi,
mevcut olan bu okulların da eğitim kalitelerinin bir hayli aşağıya çekilmesine
ve piyasada bir yığın yetersiz ve işsiz meslektaşın yer almasına neden oldu.
Böylece mesleğin altı boşaltıldı. Dış mihraklı güçlerin bilinçli dayatması ile
ortaya çıkan bu tablo, daha önce batı dünyasına kafa tutan ülkemiz mimarlık ve
mühendisliğinin, ayaklar altına serilmesine neden oldu. (Odalardan yine ses yok!)
•Şimdi TMMOB’u etkisizleştirecek “Torba Yasa”
özelliğini taşıyan “Yapı Denetimi Kanun Tasarısı” gündemde ve nihayet TMMOB’a
bağlı Odalar ses çıkarıyor. (Eh ne de
olsa zülfü yâre dokundu!)
Ey
TMMOB ve ona bağlı birimlerin yöneticileri!...
Ülkemiz sorunlarına duyarlı bir STK bilincinde
olması gereken sizleri, bizler Türk Halkı olarak; 19 Mayıs’ta İstiklal
Caddesi’nde, 29 Ekim’de Ankara 1’nci Meclis önünde, 10 Kasım’da Anıtkabir’de,
13 Aralık’ta Silivri önündeki meydanda aradık. Lakin acı ama gerçek, sizleri
olmanız gereken yerde göremedik.
Evet, şimdi “TMMOB elden gidiyor!” diye
feryat edip yardım bekliyorsunuz. Kimden destek bekliyorsunuz? Meydanlarda
yanında yer almadığınız halktan mı, yoksa kendinizi aristokratlaştırarak
kaderine terk ettiğiniz üyelerinizden mi? Aslında siz çoktan Meslek Odalarımızı
burada sıralayamayacağım kadar uzun nedenler ve yanlış uygulamalar sonucu
etkisizleştirip devre dışı bıraktınız.
Şayet TMMOB kapanırsa ve meslektaşlarımız
emeğimizi “İki Çizgi” seviyesine indirgeyip de “Bu da değil, bu da değil’’lere köle
edilirse, bilin ki bunun vebali sadece ve sadece Odaları yöneten sizlere
aittir. Bunu engellemek sizin görevinizdir. Aksi takdirde bu mesleğin emekçilerine karşı
hiçbir zaman vebalinden kurtulamayacağınız bir sorumsuzluğa imza atmış
olursunuz.