Kanserin Pençesindeki Türk Halkı
Nijat Ayvaz
TV'lerde gün geçmiyor ki
Kanser ile mücadele vermeyen bir ünlü olmasın.
Ünlülerin kanserden kurtulma mücadelelerini izlerken,
Kendi kanser olma hikâyemizi ıskalıyoruz.
Artık hiç bir şey eskisi gibi değil,
Ölüm nedenlerimiz bile
Kanserle sınırlı…
Bin bir kimlikle bedenimizde uyuyan bu sinsi hastalığa tıbbın çaresiz kalması,
Oldukça trajik...
Koca koca bilim adamları çıkıp TV'lere
“Elma ye, zerdeçal ye, sarımsak ye!” diye züğürt avunmaları ile zihnimizi yoruyorlar.
Her gün binlerce insan, vücudunun bir yerinde kanserle tanışıyor.
Kanser hastaları, ölüm mahkûmu gibi görülüyor toplumda.
Tedavisi en pahalı hastalık olan kanser,
Sosyal güvencesi olmayan için kesin ölümle sonlanıyor.
Yediğimiz gıdalar sağlıksız ve kanserojen ise;
Hala marketlerde neden satılıyorlar?
Sahte ve hileli gıda ürünü pazarlayan firmalar, tespit edilince teşhir ediliyor ama;
Bu yeterli mi?
Asla ne yeterli ne caydırıcı
Hiç unutmuyorum meşhur bir bal markası üretimi durdurulunca,
Hemen isim değiştirip çizgi karakterlerle reklamlarda boy gösteriyordu.
Demek ki firma teşhiri ve o marka ile üretim yasaklama çözüm getirmiyor.
Çözüm ne olabilir peki,
Gıda üreten firmanın denetimlerde ‘hileli gıda ürettiği’ tespit edildiği anda
O firma sahibinin, bir daha ömür boyu gıda sektöründe faaliyet göstermesi engellenmeli.
Sahte gıda üreten firmada çalışan gıda mühendislerinin diplomaları alınıp,
itibarsızlaştırılmalarının önü açılmalı.
Bizim ülkemizde,
Darbe yapan generallerin apoletleri sökülüp itibarsızlaştırılmaları düşünülüyor da,
Sağlığımızla oynayan gıda firmaları, neden üretim sektöründen men edilmiyor?
Sağlığımızın artık şakaya alınır tarafı kalmadı.
Yediklerimiz içtiklerimiz, bizleri kanser ediyor.
Sağlık Bakanlığı, Tarım Bakanlığı bu işe artık daha ciddi bakmalı...
Veba'ya, Verem'e çare bulan insanlık,
Yıllardır kanser illetine kesin çözüm bulamıyor.
Bu utanç,
İlaç araştırmaları yapanlara yeter de artar bile.
Utanacak yüzleri varsa tabi…
Mutlu olma nedenleri her geçen gün azalan ülkemin insanlarının,
Kanserin pençesinde ölüyor olması çok acımasız.
Neden sorusunun cevapsız kaldığı bu durum,
Daha ne kadar gider bilmiyorum…
Tedavisi dahi insanı öldüren bu hastalığa insanlık
Artık bir çare bulmalı!
Kansere artık dur denmeli...
Bize de kanser olup, geriye moralini yüksek tutup yılmamak kalıyor.
Bir şey yap, güzel olsun. Çok mu zor?
O vakit güzel bir şey söyle.
Dilin mi dönmüyor?
Güzel bir şey…
Gör veya güzel bir şey yaz.
Beceremez misin?
Öyleyse güzel bir şeye başla.
Ama hep güzel şeyler olsun.
Çünkü her insan
Ölecek yaşta.
Geç kalmayasın!
Nijat Ayvaz Köşe Yazıları
- “O Ses”Ten Aranan “O Ses” Çıkar Mı?
- “Avrobeskçi” Can Bonomo Ile Ne Alırız?
- Muck (Müzik Umutları, Cesaretleri Kanatlarıydı)
- Mimik Nakliyle Kahkaha Atmak
- Çanakkale'ye, Adım Adım Yürümek...
- Dış Politikada Yaşanan Akıl Tutulması Ve Suriye
- Sarkozy Gitti, Darısı Merkel'in Başına
- Telafisi İmkânsız Zamanları Boşa Harcamak
- Alkış Sorumluluk Getirir
- Ozan'lar Okusun
- Mutlu Musun?
- Şaman
- 30 Ağustos'tan Bir Gün Önce Doğmak
- Merkez İlçe İsmine İtiraz
- Esat'a Reset Atamamak
- İlkelerin Olacak Arkadaş!
- Monokromatik Yalnızlık
- Adam Olacak Çocuk
- Gravdan Tarihçiler Devri
- Ekmek Kokusu
- İyi Çingeneler, Kötü Çingeneler
- Basın Kardeşliği Gerçekleşebilir Miymiş?
- Kemik Hırsızları
- Neden Türkiyeli Denmez!
- Başarı, Sıradan Bir Ödüldür Aslında
- Rakı Tekirdağ'dır, Tekirdağ Da Rakı…
- Öfkelenin!
- Bebek Katili Apo'ya Nobel Barış Ödülü Yolu Açıldı
- Yaşananları Doğru Okumak!
- Anlat Kızım Marika
- Kastro İçin Neyi Bekliyoruz?
- And Olsun Ki…
- “Basına Yasaktır Gardaşım, Giremezsin!”
- Tesadüfen