Her şeyin açılımı yapılıp yarım kaldı ya… Ben de yıllarca sorunlu bölgelerde görev yapmanın verdiği tecrübe ile Kürt Açılımı’nın içini doldurdum.

-Yıl 2013, açılımda birinci adım: AB uyum yasaları çerçevesinde “Yerel yönetimlere özerklik” verildi. Onlar da ilk icraat olarak yazışmalarda Kürtçe kullanımı zorunluluğu getirdi.

Basın: Kırmançi ve Soranice kullananlar birbirlerini anlayamadıkları için yazışmaların her iki lehçede de yapılması için gösteri yaptı. Zazaca kullananlar da “biz her ikisini de anlamıyoruz biz de Zazaca isteriz” diye oturma eylemi yaptılar.

-Yıl 2014, ikinci adım: Toplumsal barışın sağlanması amacıyla genel af çıkarıldı. Silahlı bölücü gruplara katılmış olanlarla “istemeden” eyleme katılanlar dâhil, teslim olanların hepsine iş verilecek. Güneydoğu’da yaşayan vatandaşlarımızı destekleyecek vergi indirimi yürürlüğe girerken kaçak elektrik kullanımına da 15’inci defa af getirildi.

Basın: Diğer bölgelerde yaşayan ve “Biz de fakiriz ama ne dağa çıkıyoruz ne de vergi kaçırıyoruz. Ama siz bizim vergilerimizle Güneydoğu’ya yatırım yapıyorsunuz. Bu ülkeyi bölmek isteyenleri beslemek istemiyoruz” diyerek gösteri yaptı. Hükümet; “Olay çıkaran fakirlerin arkasındaki şer odakları en kısa zamanda bulunacak ve hak ettikleri cevap en ağır şekilde verilecektir” dedi.

-Yıl 2016, üçüncü adım: Artık en ileri demokrasiye geçiyoruz. Bölücübaşına saray, pardon ev hapsi kararı alındı.

-Yıl 2018, dördüncü adım: Parlamento; Kürt nüfusun Türkiye’nin yarı nüfusunu oluşturduğu gerekçesiyle bölge valileri, adli personel ile kolluk kuvvet amirlerinin en az yüzde 50’sinin Kürt kökenli olmasına karar verdi.

Basın’da Manşet: Hâkim, mahkemede savunmasını Türkçe yapmakta ısrar eden zanlıları duruşmadan çıkardı.

-Yıl 2020, beşinci adım: Bölücübaşının iyi halden tahliyesine karar verildi.

Basın: Demokraside sınır tanımıyoruz. Şimdi cemaatle Kürtler arasındaki siyasi gelişmeler merak ediliyor.

-Yıl 2021, altıncı adım: Yeni anayasa da yenileniyor. Yeni taslakta yerel parlamentonun başı, geniş yetkilerle donanacak olan “Bölge Valileri” olacak. Valiler, ulusal ve uluslararası kuruluşlardan yardım isteyebilecek.

Basın: Bölge Valilikleri, özerkliklerini ilan ettiler. Hükümet bu duruma “Yok deve!” diyerek müdahale etmeye kalkınca; AB, BM, NATO ve bilcümle uluslararası kuruluşlar devreye girdi. Van Bölge Valisi İran’dan, Diyarbakır Bölge Valisi de Irak ve Suriye’deki ABD yönetiminden işbirliği istedi. Gelişmeler üzerine Meclis’te yapılan görüşmeler sonucunda; Bölge Valilikleri’nin özerklik kararlarının 2023 yılında yürürlüğe girmesine karar verildi

Yıl 2023… Günlerden 19 Mayıs…

Televizyonlarda Alt Yazı: Şok! Şok! Şok! Samsun, Amasya, Erzurum ve Sivas Valilik merkezleri, silahlı kişiler tarafından eş zamanlı olarak basıldı. Kayıp sayısı hakkında net bilgi yok.  Ancak birbiriyle bağlantısı olan grupların sözcüsü “Kendi yurdunda yabancı olan Türkler’e özgürlük” için silahlı eylemlere başladıklarını açıkladı.

Yok deve mi dediniz? İnanmıyorsanız bu yazıyı kesip 2023’e kadar saklayın…