Çorlu’da, Yağmur Altında 1 Mayıs Coşkusu!
01 Mayıs Çorlu Platformu bileşenleri
tarafından hazırlanan etkinlik programı, sendikaların ve siyasi partilerin ayrı
ayrı alana girişi ve kısıtlı bir alanda gerçekleştirdikleri mini kortej
yürüyüşü ile başladı. Türkiye İşçi Partisi (TİP)’nin ardından Emeklilikte Yaşa
Takılanlar (EYT) Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Tüm Emekliler
Sendikası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Eğitim ve Bilim
Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), Tekstil ve Metal İşçileri Birliği, Türkiye
Komünist Partisi (TKP), Emek Partisi (EMEP), Türk Harb-İş Sendikası, Eğitim ve
Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş), Belediye İş Sendikası, Birleşik Kamu
İş Konfederasyonu, Cem Vakfı, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK),
Tüm Yerel Yönetim Çalışanları Sendikası (Tüm Yerel Sen), Cumhuriyet Halk
Partisi (CHP), Tekirdağ Barosu ve Yeşil Sol Parti, alandaki yerlerini aldılar.
Aniden bastıran sağanak yağışa rağmen Atatürk Meydanı’nı terk etmeyen
emekçiler, taşıdıkları pankartların altına sığınarak korunmaya çalıştılar. CHP
Çorlu İlçe Örgütü ise partililerine yağmurluk dağıttı.
20
YILIN SONUNDA GELİNEN NOKTA!
Sağanak yağışın şiddetini kaybetmesiyle
birlikte, 01 Mayıs Çorlu Platformu bileşenlerinin temsilcileri kürsüye gelerek
coşkulu kalabalığı selamladı. Akabinde saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal
Marşı’mız okundu. Adnan Yücel’in “Yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek” adlı
şiirinin ve 1 Mayıs Marşı’nın hep birlikte söylenmesinin ardından günün anlam
ve önemine ilişkin konuşmayı, Eğitimi-İş Tekirdağ 2 Nolu Şube Başkanı Halil Mahmut
Er gerçekleştirdi. Başkan Er, “Dostlar, yoldaşlar merhaba! Kalbi güzellikten
yana, emekten yana, sevgiden yana atan değerli halkımız! Platformumuzun ortak
metnini okumadan önce; sizleri 1 Mayıs Çorlu Platformu adına yürekten
selamlıyor ve hoş geldiniz diyorum. Hoş geldiniz dostlar, hoş geldiniz
emekçiler… Sevgili dostlar! Bu yıl 1 Mayıs’a; büyük üzüntülerle ve yasımızla,
öfkemizle ve bizi zapturapt altına almaya çalışanlara inat ördüğümüz örgütlü
dayanışmayla giriyoruz. AKP/MHP iktidar bloğu, bir avuç sermayedar zenginliğine
zenginlik katsın diye, bunca yıldır emeği ve doğayı gasp etti ve etmeye de
devam ediyor. Ardı arkası kesilmeyen özelleştirme politikalarıyla, başta eğitim,
sağlık ve yerel hizmetler olmak üzere kamusal hizmetlerin tümünü neredeyse tasfiye
etti. ‘Sağlıkta Dönüşüm’ adı altında sürdürülen piyasalaşma, gerek sağlık hizmeti
verenlerin gerekse sağlık hizmetinden faydalananların içinde bulunduğu kötü koşulları
daha da ağırlaştırdı. Bu saldırıların yanında önce pandemi, sonra derinleşen ekonomik
kriz ve ardından da deprem, AKP/MHP iktidar bloğunun hayatlarımızı nasıl da
hiçe saydığını gösterdi. Yirmi yılın sonunda geldiğimiz yerde, insan hayatının ve
emeğin hiç olmadığı kadar değersizleştirildiğini görüyoruz.” diye konuştu.
TOPLUMUMUZDAKİ
EŞİTSİZLİKLER DERİNLEŞİYOR!
Konuşmasına sürdüren Er, “Siyasi iktidar; ülkedeki
yoksulluğu görmezden geliyor, yaşanan yıkımlara ‘kader’ diyor. Milyarlarca dolar
borca rağmen, ‘Türkiye ekonomisinin büyüdüğü’ propagandası yapıyorlar. Evet,
ülke ekonomisi bir avuç sermayedar için büyüdü. Ancak bizler her geçen gün daha
da yoksullaşıyoruz. Gelirlerimiz, her geçen gün reel olarak erimeye devam ediyor.
AKP/MHP iktidarının neoliberal politikalarıyla gün be gün artan eşitsizliklerle,
Avrupa ülkeleri arasında istihdamı neredeyse en düşük ülke haline geldik.
Gençlerimiz işsizlikle yatıp, işsizlikle kalkıyor. Siyasal iktidar bloğu; haklarımıza
dönük saldırılarıyla, muhafazakâr söylemleri ve düzenlemeleriyle, toplumsal cinsiyet
eşitsizliğini derinleştirdi ve halen de devam ediyor. Bir yandan neoliberalizmi
ve kültürel muhafazakârlığı, cemaat ve tarikatların hegemonyasını güçlendiren iktidar;
öte yandan eğitimi laik, bilimsel ve demokratik temellerinden koparıyor. Sağlığı,
parası olanların ulaşabileceği bir lütüfmuş gibi dayatıyor. Öyle ki; devlet hastanelerinde,
randevu için neredeyse aylar bekleniyor. Yurttaşlar özel sağlık kurumlarına
yönlendiriliyor. Kamuya personel alımında liyakatın yerini, tamamen AKP
üzerinden alınan referanslar doldurmuş durumda. Akademik eğitim ve üniversiteler
de siyasi iktidarın çürümesinden payını aldı. Başka ülkelerin üniversiteleri ile
yarışacak durumlarını kaybettiler. Ne yazık ki; ilk 500’ün dışında kaldılar. Kadınları
toplumsal baskı altına hapsederek, toplumda ve iş hayatında neredeyse başka bir
varoluş imkânı tanımayan muhafazakâr söylemleri ve düzenlemeleriyle, toplumsal cinsiyet
eşitsizliğini derinleştirmeye devam ediyorlar. Taşeronlaştırma,
sendikasızlaştırma, güvencesiz istihdam, tüm hızıyla ülkenin dört bir tarafında
hayata geçiriliyor. Kayıt dışı çalıştırma, işsizlik, Cumhuriyet tarihi boyunca hiç
bu kadar yaşamın içinde yer edinmemişti.” dedi.
ÇORLU’MUZ,
AYDINLIK GÜNLERİ BEKLEMEKTEDİR!
Er, “Emeğinden başka geçimi olmayan milyonlarca
emekçi üzerinden alınan vergiler, ülke kaynaklarını sömüren bir avuç azınlıktan
alınan vergilerin katbekat üzerindedir. Vergide adaletsizlik emekçilerin yaşamını
ekonomik olarak çok daha fazla zor hale getirmiştir. Gitgide artarak yaşanan ekonomik
sorunlar, artık Aşık Mahsuni’nin deyimiyle; ‘Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana’ durumuna
geldiğimizi göstermektedir. Ülkenin dört bir tarafında en çok ihtiyacımız olan şey;
barış içerisinde, adil ve bir arada yaşamaktır. Herkes için demokrasi, adalet, düşüncenin
serbestçe ifade edilmesi elzem hale gelmiş durumdadır. Siyasi iktidar, baskı ve
zulüm ile tüm bunları bir bir yok etmekte, neredeyse herkes herkese düşman edilmek
istenmektedir. Haklının hukukunun değil, güçlünün hukukunun işlerlik kazandığı bir
ülke inşa edilmektedir. Toplumun ve iş barışının bir arada olmasını sağlayan ilkelerin
başında gelen laiklik ilkesi, iktidarın bizzat uygulamaları ile yerini fiilen gericiliğe
ve tarikatlara bıraktı. EYT’lilerin hala daha tam olarak çözülmeyen sorunları,
emeklilerin sendikalaşmaları önündeki engeller, bir an önce çözülmelidir. Çocuk
işçiliği, çocuk tacizleri ülkenin en büyük ayıbı ve suçu olmaya devam ederken,
AKP bu konuda da sınıfta kalmış ve hiçbir şey yapmamaktadır. Siyasi iktidar, ülkeyi
beton yığınına döndürmekte, insana değil ranta kaynak ve destek olan çevre düşmanı
politikalarına her gün yenisini eklemekten çekinmemektedir. Çevre, adeta bir talan
zihniyetinin kuşatması altınadır.
Sevgili dostlar! Yaşanılan depremler ve yaşanılan bunca acı, iktidarın basiretsizliğini ve beceriksizliğini ortaya çıkarmış durumdadır. Özel olarak Çorlu’da yıkılan 16 okul, öğrencilerimizin, velilerimizin hayatlarını zorlaştırırken, yerlerine henüz hiçbir şey yapılmadan bekleniyor olması ayrıca üzerinde durulması gereken bir konudur. Sabah karanlığında evden çıkan, gece yarısı evine dönen öğrencilerimiz, onların yüzlerini görmeden 14 saat çalışmak zorunda bırakılan velilerimiz gösteriyor ki; Çorlu’muz da ülkemiz gibi aydınlık günleri beklemektedir.” diye konuştu.
TEK TEK
TALEPLERİ SIRALADI
Er, konuşmasının son bölümünde “Sevgili Dostlar!
Bugün, 1 Mayıs… İşçinin ve emekçinin bayramı… Bu nedenle; bugün bu alandan taleplerimizi
birkez daha haykırıyoruz. Herkese iş ve insanca yaşanacak ücret istiyoruz! Nitelikli
ve parasız eğitim, parasız sağlık istiyoruz! Kadınlara hak ettiği değerin verilmesini,
her alanda eşit haklara ve temsile sahip olmalarını istiyoruz! Vergide adalet
istiyoruz! Laik, bilimsel ve demokratik bir eğitim istiyoruz! Barış ve çağdaş demokratik
bir ortamda yaşamak istiyoruz! Hukukun üstünlüğünün geçerli olmasını istiyoruz!
Ranta değil, insana yatırım yapılmasını istiyoruz! Çalışma yaşamında her türlü ayrımcılığın
bitmesini istiyoruz! Yaşanılabilir bir çevre istiyoruz! Güvenceli iş, güvenceli
gelecek istiyoruz! Biliyoruz ki dünyayı her gün yeniden kuran, üreten bizleriz ve
yöneten de biz olacağız. Ve birleşe birleşe kazanacağız. Yaşasın 1 Mayıs!”
dedi.
Benzer Haberler
- Halk Ekmek Fabrikası, Çerkezköy Halkının Umudu Oldu!
- Depremzedelerin Ziyareti, Yeni Eleştirileri Beraberinde Getirdi!
- ‘Depremzede Tebligatı’na, Yazılı Açıklama Geldi!
- “Eski Milletvekili” Sıfatını Kullanarak, Bu Projeyi Yapmak İstiyor!
- Yeni Bir Döneme Giderken, Engelliler Yine Yok Sayılmasın!
- Deprem Sonrası Konut Satışları Azaldı, Arsa Satışları Patladı
- 01 Mayıs Kutlamaları, Atatürk Meydanı’nda Yapılacak!
- Bakanlığın Onayladığı PAKOP İçin Askı Süreci Başladı!
- “Şentop’un Talimatıyla Tayin” İddialarına Açıklama Geldi!
- Trakya Belediyeler Birliği Deprem Çalıştayı, Çorlu’da Gerçekleştirildi