Piyonları da kendi çaplarında hesap ödetiyorlar.

Masada oturup müzakere eden işkembesi büyüklerin hesabını, masadan haberi bile olmayan vatan evlatları ödüyor.

Bu ülkeyi idare edenlere soruyorum:

-PKK’nın 1978 yılında yayınladığı kuruluş bildirisini okudunuz mu? Bu bildirgede; “4 ülkede (Türkiye, İran, Irak ve Suriye) baskı altında yaşayan Kürtler, önce özgürleşecek sonra da birleşerek Büyük Kürdistan’ı kuracak” dendiğini bilmiyor musunuz?

-Kürtlerin; Atatürk’ü, Türk Bayrağı’nı ve Türk Vatanı’nı ortak payda olarak kabul etmediklerinden haberiniz yok mu?

-Sizin çözüm süreci dediğinizden beri, Kürtlerin yoğun yaşadığı bölgelerde terör örgütünün hâkim olduğunu, yargılamalar yapıp idam kararları uyguladığını, yandaş basın yazamıyor ama başka kimseden de mi duymadınız?

-“Birey olamayan ve kendi ayakları üzerinde duramayan insanların, gücün yanında yer aldığı“ gerçeğini bilmiyor musunuz ki taşları bağlayıp itleri serbest bıraktınız?

-Yıllardır süren bu sorun için hangi sosyolojik, psikolojik ve ekonomik araştırmalar yaptırıp sonuçlarını kullandınız?

Ağzı olan herkesin konuştuğu ülkemizde, devletin başında bulunan da sokaktaki adam gibi “Kurulan tuzakların arkasında, daha büyük bir beyin var!” deme gafletinde bulunuyor.

Yıllardır bu ülkede iktidardasın, devletin bütün bilgi kaynaklarına hâkimsin, kimsenin gezmediği kadar yabancı ülke gezdin ve bunu söylüyorsun.

Cehalette son perde, böyle bir şey olsa gerek…

Başbakan “Cahillerle konuşmak zor!” derken, kıpti misali “Şecaat arz ederken sirkatin söylüyor.”

‘Bu kadar okumuş cahilin bir araya gelmiş olması mümkün mü?’ derken aklıma geldi!

Belki de biz cahiliz…

Sizin “Çözüm” derken Türkiye’nin çözülmesiyle sonuçlanacak bir “Çözüm Süreci”ni amaçladığınızı anlayamıyoruz.

O da bizim memleket ve milletseverlik kusurumuz.

Affola…