Her İşleri Yalan, Her İşleri Dolan… İşte Size Erdoğan…
reklam
22 Nisan 2023
Her İşleri Yalan, Her İşleri Dolan… İşte Size Erdoğan…

Her İşleri Yalan, Her İşleri Dolan… İşte Size Erdoğan…

AK Parti Hükümeti tarafından deprem bölgesinde başlatılan yapılaşma çalışmalarını oldukça sert bir dille eleştiren Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, AK Parti Hükümeti’ni seçim şovu yapmakla suçladı.

CHP Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenleyen Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, “Özgürlüğün bedeli; devamlı ihtiyattır. Demokrasimizin imkân ve araçlarını kullanarak, demokrasimize ve özgürlüklerimize, tehdit oluşturanlara karşı, ihtiyatı asla elden bırakmamalıyız. Seçimlere 47 gün kaldı ve seçimlere giderken, tehdit ve şiddet yeniden sahnede. İlahiyatçı yazar Cemil Kılıç, evinin önünde sopalı saldırıya uğradı. İnsanların evlerinin, iş yerlerinin önünde pusuya düşürülmesi, bu Ucube Şahsım Rejimi’nde, vakayı adiyeden oldu. Sandığa sayılı günler kalmışken, sahneye sürülen, bu hain pusuları, bu hain saldırıları, bir kez daha lanetliyoruz. Sayın Cemil Kılıç’a geçmiş olsun diyoruz. Peki, bu çeteler, bu tetikçiler bu cesareti kimden alıyor? Bunları kimler koruyup, kolluyor. Sinan Ateş cinayetinin üzerinden, 87 gün geçti… Sinan Ateş’in gerçek katilleri, cinayeti azmettiren gerçek failler bulundu mu? Hayır! Bulunmadı… Onun yerine, dava dosyasındaki delilleri, karartma girişimleri var… Tabii bu ülkede tehdit altında olanlar, sadece bu ucube rejimin muhalifleri değil… Koltuk için, makam için, mevki için, mansıp için, siyasi ikbal için, AK Parti’nin öz evlatları bile tehdit ediliyor. Saray da buna sessiz kalıyor.” dedi.

İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN!

Parti Sözcüsü Faik Öztrak, “Devleti yönetenlerin asli görevi; ülkede, huzur ve refahı sağlamaktır. Vatandaşlarına mutlu bir yaşam sunmaktır. İnsan, devlet için yaşamaz. Devlet, insan için yaşar. Devletlerin çöküşü ise, her zaman ve her yerde, ahlaki çöküşle başlar. Güce, zenginliğe kapılan yöneticiler yozlaştıkça, devlet de yozlaşır. Yozlaşma büyüdükçe, çöküş de kaçınılmaz olur. Bu nedenle Platon, tam 2 bin 400 yıl önce şu hakikatin altını çizmiştir: ‘Devleti yönetenler, mal ve mülk edinmemelidir. Aksi takdirde devleti korumak yerine, mal ve mülklerini korumayı öncelik yaparlar.’ Tam 2 bin 400 yıl önce söylenen bu sözler, sanki bugünkü Türkiye’yi yönetenler için söylenmiş. Siyasete tek bir yüzükle başlayanlar, bugün 1001 odalı saraylarda yaşıyorlar. 21 yıl önce ‘Harun olacağız!’ diyenler, 21 yıl sonra ‘Karun’ oldular. 21 yıl önce ‘Mücahit olacağız!’ diyenler, 21 yıl sonra ‘Havuz Müteahhidi’ oldular. Rant dağıtmak, rant paylaşmak üzerine inşa edilen yozlaşmış siyaset tarzları, şehirlerimizi talan etti. Yuva dediğimiz evlerimiz, afetlerde canımızı koruyamaz hale geldi.” diye konuştu.

ALÂMETİFARİKASI YALAN, DOLAN ve TALAN

Öztrak, “Bu tarz siyaset, ülkemizde görülmemiş bir ahlaki çöküntüye neden oldu. Dünyalıklar için, ahiretler yakıldı. Parayı, imana tercih ettiler. ‘Parayı bulmak’, ‘Parayı ezmek’ yeni düsturları oldu ve bu arsız düzenleri ilelebet sürsün diye, devletimizin tüm taşıyıcı kolonlarını birer birer kestiler. Köpeksiz köyde değneksiz gezebilmek için, köklü kurumlarımızı birer birer yok ettiler. Yasama, Yürütme ve Yargı, tek bir kişinin iki dudağı arasına sıkıştı kaldı. Devletin adalet direği çökertildi. Müellifi oldukları bu ucubenin adına da ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ dediler. Peki, bu ucube sistemle beraber, son beş yılda neler oldu? Neler yaşadık? Devletin kurumları çöktü. Eğitim çöktü. Dış politika çöktü. Ekonomi çöktü. Sağlık çöktü ve en sonunda depremde binalar, yollar çöktü. Her afet, bu ucube sistemle felakete dönüştü. 50 binden fazla yurttaşımız, depremde enkaz altında bağıra, bağıra soğukta donarak can verdi. Bu ucube sistem elinde askerimiz, 48 saat boyunca enkazın başına gönderilmedi. Sahra hastaneleri, sahra mutfakları, sahra çadırları kurdurulmadı. Enkazdan çıkanlara, Mehmetçik’in sıcak yardım eli hızla ulaştırılmadı. Beceriksizlikleri, kifayetsizlikleri, ideolojik önyargıları nedeniyle, on binlerce canımızı kaybettik. Depremde milletimiz, her afette yanında gördüğü Kızılay’ı aradı. Kızılay millete çadır kuracağına, millete çadır sattı… Bunların elinde, ülkemizin göz bebeği Kızılay, şaibeli bağışlarla, şaibeli para transferleriyle, vergiden kaçınmaya aracılık eden paravan bir ticarethaneye dönüştü… 21’inci yılın sonunda; yalan, dolan ve talan, bu yozlaşmış kadroların alamet-i farikası oldu.” dedi.

İŞTE SİZE RECEP TAYYİP ERDOĞAN

Açıklamalarına devam eden Öztrak, “İşte en son Hatay’da yaşananlara bir bakın… Erdoğan; deprem acılarının üstüne göstermelik beton döküp, sorumluluğunun üstünü örtmeye çalışıyor. Beton mikserlerini sahaya sürüyor. Döktüğü betonu da sosyete pazarındaki çığırtkanlar gibi, ‘Deniz kumu değil haa! Mıcırıyla, çimentosuyla, demiriyle, dört dörtlük.’ diyerek, bir de pazarlıyor… Ama pazarladığı betonun altında; ne doğru dürüst bir temel var, ne de doğru dürüst bir demir kalıp var. Birkaç metrekare zemin üzerine yalap, şap döşenen demirler, üzerine de dökülen bir beton… Her işleri yalan… Her işleri dolan… İşte size Recep Tayyip Erdoğan… Temel atacaklarına, temel fıkrasına imza atıyorlar. Ecdat yadigârı Süleyman Şah Türbesi’ni kendi topraklarımızdan kaçırıp seyyar türbeye çevirenler, oradan oraya gezdirenler, şimdi de seyyar temel icat ettiler. Anlaşılan bu demirle çimentoyu deprem bölgesinde oradan oraya gezdirecekler. ‘Algı yöneteceğiz!’ derken, milletin aklına, zekâsına hakaret ediyorlar. Milletin ferasetinden bihaberliğin, bu kadarına da pes doğrusu! Milleti 48 saat enkazın altında bir başına bıraktılar. Beceriksizlikleri, rant hırsları, rantiyecilikleri nedeniyle, on binlerce insanımız can verdi. Ama bundan zerre kadar hicap duymadılar. Nedamet getirmediler. İstifayı akıllarına bile getirmediler.” diye konuştu.

SIRA SANDIKTA FİŞİ ÇEKMEYE GELDİ

Öztrak, “Bunlar, utanma duygularını hepten kaybetmişler. Utanmadan, sıkılmadan, deprem bölgesinde seçim şovu yapmak için, milletin milyonlarını döküyorlar… Özel uçaklar, lüks araçlar, otobüsler, koruma konvoyları, gösteriş için seferber ediliyor… Bir tarafta Erdoğan’ın atama İçişleri Bakanı, ‘Deprem bölgesine çay gönderin, kahvaltılık malzeme gönderin, terlik gönderin, eşofman gönderin.’ diye milletten ricacı oluyor, öbür tarafta Erdoğan binlerce insanımızın öldüğü enkazın arasında lüks otobüsüyle gezip, milletin kafasına oyuncak fırlatıyor… Seçim şovu yapıyor. Hep söylüyoruz. Bu Hükümet’in beyin ölümü gerçekleşmiştir. Ama hala öldüklerinin farkında değiller. Milletimiz sandıkta fişlerini çekince, siyasi mevta olacaklar.

BİZ “KURAL” DİYORUZ, ONLAR “KRAL” DİYOR

Öztrak, açıklamasının devamında, “Biz Millet İttifakı olarak, dersimizi iyi çalıştık. Neyi yapacağımızı, nasıl yapacağımızı, ne zaman yapacağımızı, Ortak Politikalar Mutabakat Metni’yle programladık. Hukuk, Adalet ve Yargı’dan Kamu Yönetimi’ne, yolsuzlukla mücadeleden ekonomi, finans, istihdam ve afet yönetimine 9 ana başlıkta, 2 bin 300’den fazla somut hedef, politika ve proje belirledik. Şimdi soruyorum: Cumhur İttifakı’nda böyle bir hazırlık, böyle bir plan gördünüz mü? Var mı böyle bir şey? Ne gezer… Biz ‘Kural’ diyoruz, onlar ‘Kral’ diyor.” ifadelerine yer verdi.
Editör : Tuğberk Erdem
389 Okunma
KÖŞE YAZARLARI
Murat Sevgi

Murat Sevgi

Yılmaz Çivici

Yılmaz Çivici

Nijat Ayvaz

Nijat Ayvaz

Mehmet Ali Esmer

Mehmet Ali Esmer

Atıf Mutlu

Atıf Mutlu